Doğanın Ruh Sağlımıza Olumlu Etkisi

İçinde yaşadığımız dijital çağda, doğayla olan bağımızı yavaş yavaş kaybediyoruz. Ben küçükken, apartmandaki diğer çocuklarla dışarıda oynardım. Şimdi, hem çocuklar hem de yetişkinler telefon ve TV ekranlarına bağlanmış görünüyor. Modern teknolojinin kullanımına kesinlikle karşı değilim; öyle olsaydım, muhtemelen şu anda internette bu makaleyi okumuyor olurdunuz. Ancak doğayla olan bağımızım hayati önem taşıdığını düşünüyorum. Ruhsal yapımız dahil olmak üzere dışarıda vakit geçirmenin birçok faydası vardır. Doğayla İç İçe Olmanın Manevi Faydaları

Doğa: Allah’ın büyüklüğünü hatırlatan Muşteşem Bir İhtişam

Dışarıya çıkmanın yararı, bize Allah’ı hatırlatmaya yardımcı olabilmesidir. Sonuçta, doğal bir ortamdayken gördüğümüz her şey, bizi yaratan yaratıcı tarafından bizlere bahhşedilmiştir.

Dağların heybetlerinden tutun da saçınızda hissedeceğiniz en ufak bir esintiye kadar her şey Allah’ın azametinin ve gücünün mucizevi bir göstergesidir. Bu işaretler bana Allah’ın hiç çaba harcamadan yaratmadaki eşsiz yeteneğini hatırlatıyor. O sadece “Ol” der ve oluverir.

Doğa, insan eliyle oluşturulan şeylerin çok çok üzerinde olan şeylerden oluşur. Aslında, insanlar genellikle sanat eseri, tasarım vb. yoluyla doğayı taklit etmeye veya yeniden benzetmeye çalışırlar. Unutmayalım ki insan olarak bizler de Allah’ın eseriyiz. Vücudumuzun muhteşem bir şekilde meydana getirilmesi, Allah’ın mükemmelliğinin başka kanıtıdır.

İç huzura Kavuşmak

Açık havada olmak, özellikle çayır veya kumsal gibi doğal bir alanda olmak da bana bir huzur duygusu veriyor. Doğada olduğumuzda daha keyifli ve huzurlu hissediyoruz. Doğanın manzaraları ve sesleri hakkında her şeyi iyi hissettiren bir şey var. Yaratılışla bağlantıya sahip olan doğa bizi Yaradan’a yaklaştırır.

Yeni Bir Bakış Açısı

Hayat beni bunalttığında, bana en çok yardımcı olan şeyin doğada vakit geçirmek olduğunu görüyorum. Dışarıda her şeyi perspektife sokan bir şey var. Doğayla İç İçe Olmanın Manevi Faydaları

Belki de Allah’ın her şeye kadir olduğunu ve hayatımı düzene sokmama yardımcı olacağını hatırlatan her şeyin mükemmel düzenini doğada görmek beni rahatlatıyor. Ya da belki de sorunlarımın sandığım kadar felaket olmadığını anlamamı sağlayan şey, açık gökyüzünün altında olmaktır.

Sebep ne olursa olsun, hayata yeni bir bakış açısına ihtiyacım olduğunda, bulunmam gereken yer dört duvar ve bir tavan arasında sıkışıp kalmıyor gibi görünüyor. Parkta bir bankta oturmak ya da yürüyüşe çıkmak, zihnimi yeni olasılıklara ve bakış açılarını düşünmemi sağlıyor.

Bazen yatakta uzanmaktan ya da kanepede oturmaktan, çok fazla sıkıldığımda dışarı çıkmak zor ama aynı zamanda buna en çok ihtiyacım olduğu zamandır.

Dünya Cennet Değildir

Bu dünyanın mükemmel olmadığını, hatta mükemmele yakın bile olmadığını ilk kabul eden ben değilim. Sorunlarla dolu ve zaman zaman sefil bir yer gibi hissedebilir. Ama aynı zamanda güzel…

Dışarı çıkıp güzelliği aramak , imanlı insanlar için bir ilham kaynağı olabilir. Nefes kesen bir gün batımını izlemek, kanatlarını açarak süzülen bir kuşu izlemek ya da okyanusun kıyıya vuran seslerini dinlemek… Bütün bunlar, Allah’ın müminler için yarattığı o güzel doğanın ne kadar muhteşem olduğunun küçük birer kanıtıdır.

Cennet, hayal edebileceğimiz hiçbir şeye benzemese de, Allah’ın bu dünyaya verdiği güzellikler, bizi nelerin beklediğini (inşaAllah) hatırlatmak içindir.

Çevremizdeki dünya hakkında düşünmemiz için Kuran’ın her yerinde hatırlatmalar vardır; ve Cennet’in nasıl olacağını bize anlatmak için dünyevi hayattan alınan örnekler var.

Günün bir kısmında birkaç dakikanızda doğayı biraz düşünün faydasını göreceksiniz. Bu tefekkür etmenizi sağlayacak bir sebeptir.